Hatırlatıldığı Halde Görevleri Yerine Getirmeme Cezası isimli yazı, çalışanın görevini yerine getirmemesi durumunda olabilecekleri açıklar.
1475 sayılı iş kanununda işçinin hatırlatıldığı halde görevlerini yapmaması haklı fesih nedeni olarak sayılmış ve işçinin bu anlık durumu yeterli görülmüşken, 4857 sayılı İş Kanunu ile işçinin bu görevi yapmamakta ısrar etmesi kuralı getirilmiştir. Bu noktada işverenin hatırlatmasının ardından sadece bir kez görevi yapmama yeterli sayılmamalıdır. İşçinin görevi yapmama eyleminin, hatırlatmanın ardından da devamlılık gösteren bir çizgide olması gerekir. İşçi ödevleri hatırlatıldığı halde yapmadığında yeniden işi yapması istenmeli ve ancak yapmadığında yeniden işi yapması istenmeli ve ancak yapmadığında süreklilik gösteren bu davranışı karşısında fesih yoluna gidilmelidir.
Yargıtay, iş sözleşmesinin haklı sebeple feshi için; işçinin davranışının taraflar arasında bulunması gereken güven temelini çökertecek ağırlıkta bulunması gerektiği, bir defaya mahsus eylemin haklı bir fesih sebebini oluşturmadığını kabul etmiştir.
İşçinin görevlerini yapmaması başlı başına haklı fesih nedeni değildir. İşveren öncelikle işçiye yapacağı işi bildirmeli ve işçinin yapmakla yükümlü olduğu hatırlatılmalıdır. Bu hatırlatmanın sözlü ya da yazılı olarak yapılması mümkündür. Yazılı olarak yapılması ve işçinin imzasının alınması ispat yönünden önemlidir.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararında, işçiye verilen uyarı cezası yazısının içerik itibariyle görevin hatırlatılması niteliğinde olmadığından söz edilerek, hatırlatıldığı halde görevini yapmamakta ısrar koşulunun oluşmadığı kabul edilmiştir.
İşçinin verilen görevin bir kısmını yapmış olması halinde bu davranışın nedenleri üzerinde durulmalı ve işverenin haklı fesih imkanının olup olmadığı, gerekirse teknik yönden veya uzman bilirkişilerce değerlendirilmelidir.
Ayrıca işçinin, çalışma koşullarında işçi aleyhine değişiklik niteliğinde olan görevleri kabule mecbur olmadığı açıktır.
Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna göre, işçiye verilmiş çok sayıda uyarı cezası olsa da, hatırlatıldığı halde görevlerini yapmamaktan dolayı iş sözleşmesinin feshedilebilmesi için aynı eylemi uyarıya rağmen ikinci kez yapmamış olması gerekmektedir.
Yargıtay kararında, işçiye verilen işin mesai saatleri dışında çalışmayı ve fazla çalışmayı gerektirmesi ve işçiden fazla çalışma onayının alınmamış olması halinde işçinin verilen göreve kabule mecbur olmadığını ve görevlerini yapmamak sebebiyle yapılan feshin haksız olduğunu kabul etmiştir.
Yine Yargıtay iş kıyafeti giymemekte ısrar eden işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı olarak feshedilebileceğini kabul etmiştir.
Karar içeriğinden iş kıyafetlerinin, işçi sağlığı ve güvenliği bakımından önemli olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Yoksa iş kıyafetini giymemekte ısrar etmesi, işçinin yapmakla yükümlü olduğu görevlerini yapmama olarak nitelendirilemez. Ancak bu durum işçi sağlığı ve güvenliği risklerini taşıyorsa haklı fesih nedeni olabilir. Aksi halde geçerli nedeni oluşturduğu kabul edilmelidir.
Hatırlatıldığı Halde Görevleri Yerine Getirmeme Cezası
İş görme edimi, işçi tarafından yerine getirilmelidir. İşverenin verdiği talimatlara uygun olarak bu görevi yerine getirecektir. İşyerinin talimatlarının da iş sözleşmesi, toplu iş sözleşmesi getirilebilecek sınırlamalara ve işçinin eğitimi, yeteneği ve takati gibi hususlara aykırılık oluşturmamalıdır. Gerçekten işçiden günde 5 saatten fazla mesai yapmasının istenmesi, eğitim almadığı bir işin verilmesi, konu ile ilgili iş güvenliği tedbirlerinin alınmamış olması nedenlerle işçinin verilen görevi kabul etmesinin beklenemeyeceği durumlarda verilen görevi yapmaması, haklı fesih nedeni olmaz.1475 sayılı iş kanununda işçinin hatırlatıldığı halde görevlerini yapmaması haklı fesih nedeni olarak sayılmış ve işçinin bu anlık durumu yeterli görülmüşken, 4857 sayılı İş Kanunu ile işçinin bu görevi yapmamakta ısrar etmesi kuralı getirilmiştir. Bu noktada işverenin hatırlatmasının ardından sadece bir kez görevi yapmama yeterli sayılmamalıdır. İşçinin görevi yapmama eyleminin, hatırlatmanın ardından da devamlılık gösteren bir çizgide olması gerekir. İşçi ödevleri hatırlatıldığı halde yapmadığında yeniden işi yapması istenmeli ve ancak yapmadığında yeniden işi yapması istenmeli ve ancak yapmadığında süreklilik gösteren bu davranışı karşısında fesih yoluna gidilmelidir.
Yargıtay, iş sözleşmesinin haklı sebeple feshi için; işçinin davranışının taraflar arasında bulunması gereken güven temelini çökertecek ağırlıkta bulunması gerektiği, bir defaya mahsus eylemin haklı bir fesih sebebini oluşturmadığını kabul etmiştir.
İşçinin görevlerini yapmaması başlı başına haklı fesih nedeni değildir. İşveren öncelikle işçiye yapacağı işi bildirmeli ve işçinin yapmakla yükümlü olduğu hatırlatılmalıdır. Bu hatırlatmanın sözlü ya da yazılı olarak yapılması mümkündür. Yazılı olarak yapılması ve işçinin imzasının alınması ispat yönünden önemlidir.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararında, işçiye verilen uyarı cezası yazısının içerik itibariyle görevin hatırlatılması niteliğinde olmadığından söz edilerek, hatırlatıldığı halde görevini yapmamakta ısrar koşulunun oluşmadığı kabul edilmiştir.
Yargıtay Bakış Açısı
İşçinin görev tanımının, bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde açıkça öngörülmüş olması işverenin hatırlatma yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. Yine işçinin daha önce başka konularda (işe geç gelme gibi) uyarılması, bu anlamda hatırlatma olarak değerlendirilemez. İşçiye yapılacak hatırlatmada işçiden yapması istenen görev açık biçimde bildirilmeli ve işin tamamlanmasına yetecek bir süre öngörülmelidir. Bildirimde görevin hatırlatılması yeterlidir. Yapılmaması durumunda iş sözleşmesinin feshedileceğinin açıklanması bir zorunluluk değildir. Zira 4857 sayılı İş Kanunu ile getirilen düzenleme, işçinin hatırlatıldığı halde görevlerini yapmamakta ısrar etmesi arandığından, fesih öncesi ikinci bir hatırlatma işin doğasında vardır.İşçinin verilen görevin bir kısmını yapmış olması halinde bu davranışın nedenleri üzerinde durulmalı ve işverenin haklı fesih imkanının olup olmadığı, gerekirse teknik yönden veya uzman bilirkişilerce değerlendirilmelidir.
Ayrıca işçinin, çalışma koşullarında işçi aleyhine değişiklik niteliğinde olan görevleri kabule mecbur olmadığı açıktır.
Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna göre, işçiye verilmiş çok sayıda uyarı cezası olsa da, hatırlatıldığı halde görevlerini yapmamaktan dolayı iş sözleşmesinin feshedilebilmesi için aynı eylemi uyarıya rağmen ikinci kez yapmamış olması gerekmektedir.
Yargıtay kararında, işçiye verilen işin mesai saatleri dışında çalışmayı ve fazla çalışmayı gerektirmesi ve işçiden fazla çalışma onayının alınmamış olması halinde işçinin verilen göreve kabule mecbur olmadığını ve görevlerini yapmamak sebebiyle yapılan feshin haksız olduğunu kabul etmiştir.
Yine Yargıtay iş kıyafeti giymemekte ısrar eden işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı olarak feshedilebileceğini kabul etmiştir.
Karar içeriğinden iş kıyafetlerinin, işçi sağlığı ve güvenliği bakımından önemli olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Yoksa iş kıyafetini giymemekte ısrar etmesi, işçinin yapmakla yükümlü olduğu görevlerini yapmama olarak nitelendirilemez. Ancak bu durum işçi sağlığı ve güvenliği risklerini taşıyorsa haklı fesih nedeni olabilir. Aksi halde geçerli nedeni oluşturduğu kabul edilmelidir.